Mu‘tezile

Allah’ın İnsana Dair Fiillerinde Zorunluluk-Keyfilik Çelişkisi -Mu’tezilîler ile Eş’arîler Arasındaki Tartışmaya Metodolojik Bir Eleştiri-

İtikadi mezhepler arasındaki en temel tartışma konularından birisi, insanın dine taalluk eden eylemleri söz konusu olduğunda, ilahi fiillerin gerçekleşmesine esas teşkil eden mananın nasıl tanımlanacağı problemidir. İnsan, dine uygun ameller işlediğinde Allah’ın da bunu destekleyecek fiiller yapması gerektiğine inanan Mu’tezile “zorunluluk” fikrine ulaşırken, gerekçe ne olursa olsun Allah’ın hiçbir şeye mecbur olmadığına inanan Eş’arîler “keyfilik”…

Mutezile İle Şîa’nın Kesişimi Şerif el-Murtazâ’nın Düşüncesinde Adalet İlkesi

İslâm düşünce tarihinde ortaya çıkan her mezhep, benimsediği yöntem doğrultusunda Allah-âlem ilişkisi bağlamındaki konuları irdelemiş ve belli sonuçlara ulaşmıştır. Mezhepler oluştukları kültürel ve ilmî coğrafyanın da etkisiyle zaman zaman karşı karşıya geldikleri gibi bazen uzlaşma hatta yer yer bütünleşme ve özdeşleşmeyi tercih etmişlerdir. Kelâm tarihinde İmâmiyye Şîa’sına mensup kelâmcıların Mutezilî görüşleri içselleştirerek benimsemeleri ve kendi…

Mu’tezile’nin Nübüvvet Savunması

Berâhime ve Sümeniyye nübüvvete bazı açılardan itirazda bulunan iki akımdır. Bunların menşei hakkında ihtilaf bulunsa da çoğunluğa göre her ikisi de Hint kökenlidir. Öte yandan İbnü’r-Râvendî, onun üstadı Ebû Îsâ el-Verrâk ve “Arapların Galen”i olarak anılan Ebû Bekir er-Râzî gibi şahıslar da nübüvvete çeşitli açılardan itirazda bulunmuştur. Mu‘tezile’den Câhız ve Kādî Abdülcebbâr gibi mütekellimler, kendi…

Zemahşerî’nin İtikâdî Görüşleri

İslâm düşüncesinin teşekkülünde ve gelişiminde kelâm ekollerinin ve bu ekollere mensup âlimlerin katkıları büyüktür. Bu katkıların mahiyeti ve boyutunu anlamanın en doğru yolu hiç şüphesiz mezheplerin kendi kaynaklarına müracaat etmektir. Elimize ulaşan sınırlı sayıdaki Mu‘tezile külliyatı her ne kadar resmin geneli hakkında fikir verse de detayları öğrenmemiz açısından yeterli değildir. Kaynağa doğrudan ulaşma noktasındaki bu…

Adalet ve Zulüm -et-Ta’dîl ve’t-Tecvîr-

Mutezile’nin doğuşundan beşinci yüzyılın başına kadar gelen süreçte tartışılan tüm konuları ihtiva eden Muğnî külliyatı, aslında sadece Mutezile için değil, bütün bir nazarî düşünce için klasik sayılmaktadır. İslam düşünce mirasının derinliğini gözler önüne seren bu külliyat, aynı zamanda Mutezile geleneğinin en hacimli klasiği olarak kabul edilir. Külliyatta müstesna bir yer tutan “Adalet ve Zulüm” adındaki…

Mu’tezile’nin İnsan Tasavvuru Kâdı Abdülcebbâr Örneği

Çalışmamızda tematik sorular arasında teolojik antropolojiye ilişkin meseleler merkezi bir yer işgal eder. Bu sorulardan bazıları şu şekilde sıralanabilir: İnsanın mahiyeti nedir? İnsanın bir özü var mıdır; bu öz, insanın ruhu mudur? İnsan salt maddi bir yapı mıdır? İnsanda ruh-beden dikotomisi var mıdır? Çalışmamızda insanın yapısıyla ilgili bu tür sorulardan başlayıp, daha sonra Kâdı’nın düşünce…

Mu’tezile’nin Allah Tasavvuru

Yazar:  Osman Aydınlı Kitap Başlığı:  Mezheplerin Tanrısı Editör:  Mustafa Tekin    Yayın Yeri:  İstanbul Yayıncı:  Rağbet Yayınları Tarih:  2023 Sayfa: 122-156 ISBN:  9786057699206 URL:  https://www.ragbetkitap.com

Kādî Abdülcebbâr’ın Düşüncesinde Dilin Yeri

Kādî Abdülcebbâr’ın düşünce dünyası incelendiğinde bunun, Tanrı’nın insanı sorumlu kılabilmesinin imkânı üzerine kurulu olduğu anlaşılmaktadır. Eş deyişle o, teklif merkezli inşa edilen bir düşünce evreni ve düzenine sahiptir. Bu yüzden de onun usûlü’d-dîn şeklinde adlandırdığı düşüncesinin içeriğini insanın sorumlulukları oluşturmaktadır. İnsanın bu sorumlulukları ise akıl yoluyla kendisine bildirilen yükümlülükler anlamında akliyyât ve akıl tarafından tayin…

İlâhî Sıfatların Ontik Değeri Konusunda Fahreddîn er-Râzî’nin Mu‘tezilî Eğilimi

Bu makale müteahhirîn dönem Eş‘arî kelâm âlimlerinden Fahreddîn er-Râzî’nin ilâhî sıfatların ontik değeri hususunda Mu‘tezilî eğilim gösterdiğini ve onu bu hususta haleflerinin de takip ettiğini göstermeye çalışmaktadır. Kelâm ilminin en hararetli tartışma sahasına sahip olan ilâhî sıfatlar problemi itikadî mezhepler bazında ve dönemsel olarak farklı şekillerde yorumlanmıştır. Ebû Hâşim el-Cübbâî öncesi Mu‘tezilî âlimler Allah’a nisbet…

el-Esmâ ve’l-Ahkâm Görüşleri Bağlamında İbâdiyye-Mu‘tezile Etkileşimi

Hz. Ali’nin hilafet yıllarında yaşanan fitne olayları, fırkalaşma hareketlerinin başlamasına neden oldu. Bu dönemdeki toplumsal-siyasal olayların sonucu çeşitli konular farklı mahfillerde tartışılıyordu. Tartışılan konulardan “iman-kebire” ilişkisi gündemin en önemli konusuydu. Bu tartışmaların hararetle yapıldığı yerlerin başında Basra gelmekteydi. Basra’da etkin olan gruplar içerisinde İbâdiyye önemli bir konuma sahipti. Aynı şekilde Mu‘tezile’nin de ilim çevrelerinde hatırı…