Kelam İlmi, Analitik Gelenek ve Türkiye’de Din Felsefesinin Ehemmiyeti

Din felsefesi, kendine has amaçları ve soruları olan nispeten genç bir akademik alandır. Bununla beraber Türkiye’deki ilahiyat eğitiminin bir parçası olması hasebiyle bu disiplinin mahiyetini ve amaçlarını ilgilendiren çeşitli hususlar söz konusudur. İlk olarak, din felsefesinin dinî öğreti açısından tarafsızlığını ve nesnelliğini açıklamak için hem Avrupa’daki hem de Türkiye’deki ortaya çıkış serüveni değerlendirilecektir. İkinci olarak, bu disiplinin ne gibi eşsiz katkılar sağladığını tespit etmek üzere din felsefesinin nesneleri, yöntemleri ve amaçları incelenip (en yakın) kardeş alanı olan kelam ile karşılaştırılacaktır. Üçüncü olarak, dinî itikat ve dinî düşünce ile irtibatlandırılarak, din felsefesinde yaklaşım ve yöntem mevzuları ele alınacaktır. Bu bölümlerde felsefe ve onun dinle münasebetine dair bazı yanlış anlamaları gidermek amaçlanmıştır. Bu amaçla, analitik gelenekte bulunan din felsefesinin dört kademesi ortaya konulmuştur. Bu dört kademe arasında ayrım yapılarak, felsefenin dine karşı olduğu düşüncesinin nasıl geçersiz olduğu ispat edilmiştir. Ayrıca kıta felsefesinin yönteminden ziyade analitik yöntemle dine dair teorilerin açıklanması ve değerlendirilmesi yoluyla İslamî inançlarla alakalı felsefî soruların eğitim bağlamında daha iyi anlaşılabileceğini ve cevaplanabileceğini gösteren bazı hususlar ortaya konmuştur. Son olarak, din felsefesinin konu ve kaynak yelpazesi ve konu seçimiyle alakalı meselelere cevap aranmıştır. Burada, din felsefesinin özel olarak kullanılabileceği bir dizi kaynaktan yararlanmanın kelamın gelişmesine yardımcı olabileceği savunulmaktadır.

Yazar:Kayhan ÖZAYKAL
Yayın:Din ve Felsefe Araştırmaları
Cilt:5
Sayı:1
Sayfa:92 – 126
Tarih:2022
DOI:
ISSN:2667-6583
URL:https://dergipark.org.tr/tr/pub/udfad/issue/72100/1119420