Emir Timur, Moğol İmparatorluğu’nun dört parçasından biri olan Çağatay Ulusu içinde yaşanan iktidar mücadelesini kazanarak devletini kurmuştur. Egemenliğini genişletmek için Horasan, Azerbaycan, Irak, Suriye, Hindistan, Doğu Avrupa ve Anadolu üzerine seferler düzenlemiştir. Bu bölgelerde farklı mezheplere mensup Müslüman hanedanlar ve halkın olması Emir Timur’un din ve mezhep anlayışı noktasında tartışmalara neden olmuştur. Ancak Timur’un Türk-Moğol devlet ve hâkimiyet anlayışı çerçevesinde hareket ettiği, seferlerinde dinî amaçlardan daha çok mutlak egemenlik gayesinin olduğu görülmektedir. Bununla birlikte iktidarı sürecinde Sünnî din adamları, âlim ve mutasavvıfları desteklemiş, devlet içindeki dinî kurumlarda Sünnîlere görev vermiş ve Şiî akımlara karşı sert tedbirler almıştır. Bu uygulamalar sonucunda Şiîliğe karşı Sünnîlik güç kazanmış ve Mâtürîdîlik genişleme fırsatı bulmuştur.