Yazar: Halil İbrahim Taşdelen

İslam’da Bilgi Kaynakları ve Ekollerin Oluşumuna Etkisi

İslam’da bilgi, bilginin kaynakları ve o kaynaklardan elde edilen sonuçlar, tartışılan temel konular arasındadır. Asırlarca devam eden ve bugün de varlığını sürdüren ekollerin içindeki ihtilafların kökenine inmek, onların dinî, siyasî ve fıkhî mahiyetlerini tanımak için beslendikleri bilgi kaynaklarını bilmek gerekir. Zira bu oluşumların her biri, birer güç odağı ve cazibe merkezi olarak var olmuş ve…

Mâtürîdî Niçin İhmal Edilmiş Olmalı?

Ebû Mansûr el-Mâtürîdî (ö. 333/944), kendi adıyla anılan bir mezhebin imamı, müfessir ve fakih bir âlimdir. Bu denli önemli bir isim olmasına rağmen, onun hayatı hakkında mevcut bilgiler yaklaşık 20 satırlık bir açıklamadan ibarettir. Üstelik bu bilgilerin önemli bir kısmı, onun yazdığı kitaplardan, hocasının onun hakkında söylediği bir sözden ve mezar taşına Hâkim es-Semerkandî (ö….

İmparatorluk Çağında Osmanlı Mezhepler Tarihi Yazıcılığı

İslâm mezhepleri tarihinin temel literatürünü makâle, fırak ve milelnihal türü eserler oluşturmaktadır. Müellifler bu eserler aracılığıyla hem kendi zamanlarındaki hem de geçmiş dönemlerindeki fırkalara dair görüşlerini belirtmişlerdir. Bunu da genellikle bir fırka şablonu üzerinden yapmışlardır. Şablonun biçimi ve içeriğine göre de farklı fırka gelenekleri ortaya çıkmıştır. Bunlardan en meşhuru Eş‘arî ile Doğu Hanefî fırak geleneğidir….

Eş‘arî Atomculuğu -Erken Dönem Eş‘arî Kelâmında Cevher Anlayışı-

Atomculuk, kelâm ilminden önce farklı coğrafya ve medeniyetlerde de görülen bir âlem tasavvurudur. Çalışmanın birinci bölümü bu nedenle, kelâm atomculuğunun kaynağı hakkındaki tartışmalar ile en meşhur atomculuk modelleri olan Yunan ve Hint atomcu düşüncelerinin – özellikle- atom hakkındaki görüşlerine ayrılmıştır. Birinci bölümde kelâm atomculuğunun kaynağı ile ilgili kesin bir yargıya ulaşmak yahut bir iddia ortaya…

Seyyid Kutub’un İman Düşüncesi

İman ile amel arasındaki ilişki kelâm ilminin önemli konularından birini teşkil etmektedir. İslâm tarihinin hicrî II. yüzyılına kadar uzanan bu problem, amelin imandan bir cüz olup olmadığı yönünde ortaya çıkmıştır. Tarihsel olarak bu kadar eski bir dönemde ortaya çıkmakla birlikte bu konu, İslâm tarihinin hemen her döneminde tartışılarak günümüze kadar gelmiştir. Bu tartışmaların kahir ekseriyetini…

Mezhep ve Siyaset – Abbâsî Fâtimî Çekişmesinin Sünnîliğe Etkileri-

Ehl-i Sünnet ve Şîa mensupları arasındaki fikrî ve siyasi mücadele, farklı değişkenlere bağlı olarak inişli ve çıkışlı bir seyir izlese de tarih boyunca hep varlığını sürdürmüş, her iki geleneğin hem birbirlerini algılama hem de yaşadıkları muhataplık üzerinden kendilerini tanımlama biçimlerine doğrudan yön vermiştir. Bu mücadelenin en yoğun olarak kendini gösterdiği zemin, Sünnî Abbâsîler ile İsmâîlî…

Mâtürîdî Düşüncede İlâhî Hikmet -Tanrı-Ahlak İlişkisi Üzerine Mukayeseli Bir İnceleme-

Kelâm tarihinde teolojik bağlamda başlıca iki ahlâk teorisi öne çıkar. Allah’ın ahlâken aşkın (ahlâk üstü) bir varlık olduğunu savunan Eş‘arîlik ile O’nun tıpkı insanlar gibi ahlâkî sorumluluk sahibi bir özne olduğunu düşünen Mu‘tezile. Eş‘arîlere göre zâtı gereği yetkin bir varlık olan Allah’ın fiillerinde ahlâkîlik aramak anlamsızdır. Evrensel ahlâk yasası (adl) karşısında tüm özgür fâillerin eşit…

Hanbelîliğin Eşarîleşmesi -Hicri IV.-VI. Yüzyılda Bağdat Örneği-

Hanbelî mezhebinin ortaya çıkışı ve gelişimi, büyük ölçüde Mihne olaylarıyla şekillenmiştir. Mihne süreci sonrasında siyasi desteği arkasına alarak varlığını günümüze kadar sürdüren önemli ekoller arasında yer almıştır. Ancak, diğer mezheplerde olduğu gibi, Hanbelî mezhebi de tarihsel süreç içerisinde mezhebî kimliğinde bazı değişimler yaşamıştır. Mezhebin ilk dönemlerinde kelâmî meselelerde katı bir tutum benimseyen Hanbelîler, zamanla toplumsal ve entelektüel…

Akıl Tanrı’ya Nasıl Götürür? – Bir Filozofun İmana Yolculuğu

“Bir Yaratıcının varlığını kabul eden birçok filozofun olmasına karşılık, akıl ile iman, felsefe ile din arasında bir çatışma olduğuna dair yaygın bir kanaat vardır. Her iki kanatta da, bu kanaati taşıyanlar bulunmaktadır. Elinizdeki kitap, bu yaygın kanaatin yanlışlığına dair bir delil niteliğinde. Sade bir dil ve herkesçe takip edilebilir adımlar ile, bir filozofun imana yolculuğunun…

Tehâfüt ve Geleneği -Müellifler, Eserler, Meseleler-

İslâm düşünce tarihinde tartışma konusu olan ve önemli bir yer tutan “Tehâfüt” geleneği, Gazzâlî’nin Tehâfütü’l-felâsife adlı eseriyle başlamış ve yazımı Osmanlı dönemine kadar devam etmiştir. İşte, Tehâfüt ve Geleneği, Tehâfüt kitaplarını, bu kitapların müelliflerini ve eserlerde tartışılan meseleleri üç bölümde ele alan kapsamlı bir çalışmadır. İslâm dünyasında felsefe ve kelâm arasındaki ilişkiyi, Tehâfüt geleneğini ve…