Panteizm ve kötülük problemi
Panteizm, dinî ve felsefi yönleri olan, kendi içinde farklı anlamları barındıran, geniş bir yelpazede tanımları yapılan bir düşüncedir. Dolayısıyla panteizm, tek bir tanımı olan bir kavram olarak değil aksine farklılıkları içeren bir öğreti ailesi olarak anlaşılmalıdır. Panteist düşünce her ne kadar teizme ait bazı dinî kavramları kullandığı için teizme yakın görülmüş olsa da monizm, özdeşlik…
Abbâsî halifelerinden Kâdir Billâh’ın mezhep siyaseti
Bu araştırma bir giriş ve iki bölümden oluşmaktadır. Girişte, Abbâsîlerin Emevîlere karşı tutumu, hilafet doktrini ve hilafete geliş süreci üzerinde durulmuştur. Birinci bölümde Kâdir Billâh öncesi Abbâsî devletinin siyasi ve sosyo-kültürel durumu hakkında genel izlenimler aktarılmaya çalışılmıştır. Ayrıca Abbâsîlerin zayıflamasıyla beraber Büveyhîler’in Bağdat’a gelerek halifeler üzerinde tahakküm kurma süreci işlenmiş, bu yönde izledikleri politikaların genel…
Mehmed Emin Üsküdârî’nin ‘Şerhu Mebhasi’l-İlm min Şerhi’l-Akâid’ isimli risalesinin tahkik, tercüme ve tahlili
Mehmed Emin Üsküdârî (ö. 1149/1736) başta kelam, felsefe, mantık ve dil ilimleri olmak üzere İslâmî ilimlerin neredeyse bütün alanlarında pek çok eser kaleme almış velûd bir alimdir. Müstakil eser telifinden ziyade İslâmî ilimler geleneğinin kurucu metinleri üzerine şerhler yazan Üsküdârî, çeşitli ilim dallarındaki ilmî tartışmaların 18. yüzyıl Osmanlı düşüncesindeki izini sürmek için elverişli bir isimdir….
Varlık tartışmalarının Kemalpaşazâde ve Taşköprîzâde bağlamında incelenmesi
Varlık, felsefenin temel meselelerinden biridir. Geç dönem İslam felsefesinde bu konuya dair daha özelleşmiş tartışmalar ortaya çıkmıştır. Mesela varlığın bedâheti, varlık-mâhiyet ayrımı, varlığın mâhiyete zâit olma durumu gibi çeşitli başlıklar altında çalışmalar gözlemlenir olmuştur. Söz konusu başlıklar hem müstakil risalelerde hem de şerh-haşiye gibi yazım geleneği oluşan metinlerde işlenmiştir. Bu araştırmada umûr-ı âmme meselesi özelinde…
Dırâr b. Amr’ın Allah ve âlem tasavvuru
Dırâr b. Amr el-Ğatafanî (ö. 200/815[?]) İslâm düşüncesinde yer alan önemli şahsiyetlerden biridir. Çeşitli konularda ele aldığı pek çok eseri ile o, dönemi içinde özgün bir âlimdir. Dırâr, İslâm düşüncesinde ortaya çıkardığı fikirleriyle hem Mu’tezile’nin Basra ekolünü hem de Eş’ariliği etkilemiştir. O herhangi bir mezhebin çatısı altında bulunmamıştır. Gerektiğinde eleştirilerde bulunmuş ve mezhepler üstü görüşleriyle…
Muhammed b. Mustafa el-Akkirmânî ve cüz-i irade görüşünün değerlendirilmesi
Muhammed b. Mustafa Akkirmânî, 18. yüzyılda Osmanlı Devletinde yaşamış önemli bir ilim adamıdır. Matematik, Fizik, Hendese ve Musikî gibi beşerî ilimlerle de ilgilenen Akkirmânî dini ilimlerde de kelâm, felsefe, mantık, tefsir, hadis, fıkıh ve Arap dili gibi pek çok alanda eser yazmıştır. Dolayısıyla Akkirmânî‟nin çok yönlü ve farklı dallarda yetkin bir ilim adamı olduğu söylenebilir….
‘Emr-i bi’l-ma’rûf nehy-i ‘ani’l-münker’ bağlamında din özgürlüğü meselesi
Tez, giriş, üç bölüm ve sonuçtan oluşmaktadır. Mukaddimede, Kur’an ile diğer tarihi kaynakların bilgibilimsel değerinin farklılığını gerekçelendirerek ortaya konulmuştur. Birinci ve ikinci bölümde emir bi’l-ma’rûf nehiy ‘ani’l-münker ilkesinin önce dildeki kullanımları sonra Kur’an’da hangi bağlamlarda geçtiği ve nihayette Muʻtezile’nin bu başlık altında neyi savunmaya çalıştığı kaynaklarıyla beraber tartışılmıştır. Din özgürlüğü ilkesinden doğan hakların başlıcaları tespit…
Kelâm açısından inanç özgürlüğü ve irtidat
Bu çalışmada, kelam açısından inanç özgürlüğü bağlamında irtidat problemi ele alınıp değerlendirilmiştir. İnanç özgürlüğü, kişinin kendi iradesiyle istediği kutsala iman etmesi, istediği dini benimsemesi veya benimsememesidir. Bu özgürlük, serbest bir şekilde inanmayı, inancını açıklamaya zorlanmamayı ve inancından dolayı kınanmamayı gerektirmektedir. Nitekim iman; kalben inanmayı gerektiren, baskı ve zorlama olmaksızın özgür iradeyle tercih edilen ve teslimiyeti…
Seyyid Şerîf Cürcânî’de nefsin mahiyeti ve bilgi teorisi
Bu çalışma müteahhir dönemde kelâm geleneği içerisinde değişen nefis teorisinin -yani mücerret nefis teorisini kabulün- bilginin mahiyetinden duyu idraklerine, oradan da aklî idrake kadar kelâmın bilgi teorisinde meydana getirdiği kapsamlı dönüşümü ele almaktadır. Özellikle Fahreddin er-Râzî’nin Meşşâî geleneğin mücerret nefis teorisine ve onun etkisinde gelişen bilgi teorisine yönelttiği iç ve dış tenkitler sadece Meşşâî filozofların…
Muhammed Muhyiddin en-Niksârî’nin ‘Şerhü’l-Umde’ eserinin tahkiki ve tahlili
Muhammed Muhyiddîn en-Niksârî (ö. 901/1495), XV. yüzyılda Sultan II. Bayezid zamanında yaşamış ve tamamen Osmanlı’nın yetiştirdiği güzîde âlimlerden bir tanesidir. II. Bayezid tarafından Ayasofya medresesi müderrisliğine tayin edilmiştir. Tefsir ilminin yanı sıra kelam ilmi ile de iştigal eden Niksârî, bu alanda iki eser kaleme almıştır. Bu eserlerden biri de çalışmamıza konu olan, Ebü’l-Berekât en-Nesefî (ö….