Kelâm düşünce tarihinde her dönemde bir taraftan murâd-ı ilâhîye aykırı düşmeme korku ve endişesi güdülmüş, bu nasslara muhtemel anlamlardan birini vermekten geri durulmuştur. Diğer taraftan ise müteşâbih nassları doğru anlama çabası verilmiş ve Allah’ın şanına yaraşır bir şekilde muhtemel manalar yükleyerek yorumlanmaya çalışılmıştır. Dolayısıyla nassları anlamada havf ile reca arasında gidip gelen bir düşünce yolculuğu yaşanmıştır. Kimi guruplarda havf, kimilerinde reca baskın gelmişken bazılarında ise ne havf ne de reca gözetilmiştir. Böylece nassları anlamada üç temel metodolojinin ortaya çıkmıştır. Bunlardan birincisi, selef ulemasının benimsediği havf yönünün baskın olduğu tenzîh-tefvîz metodudur. İkincisi, çoğu itikadî mezhep veya fırkanın benimsediği, recanın baskın olduğu, murad-ilâhiyi yakalayabilmeyi ümit edildiği, müteşâbih lafızların yorumlandığı tenzîh-te’vîl metodudur. Üçüncüsü ise Müşebbihe ve Mücessime olarak nitelenen kesimin takip ettiği, havf ve recanın pek söz konusu olmadığı, müteşâbih lafızlara anlam vermede keyfemâyeşâ denilecek düzeyde mütesahil davranıldığı, antropomorfik ilah anlayışını meşrulaştırıldığı teşbîh-tecsîm metodudur. Bu çalışmada bu üç metodun yansımalarının ve ilkelerinin neler olduğu, müteşâbih lafızları anlamaya dair tartışmaların ne zaman başladığı, hangi düşüncelerin ortaya çıktığı, ne tür görüşlerin savunulduğu, inşa edilen düşüncelerin nasıl temellendirildiği, üç metot arasındaki ortak noktaların ne olduğu, hangi hususlarda ayrıştıkları, bunların takip ettikleri yöntemlerin ve görüşlerin nasıl değerlendirilebileceğine dair detaylar sunulmuştur.
Yazar: | Mehmet ŞAŞA |
Yayın Yeri: | Ankara |
Yayıncı: | Sonçağ Yayınları |
Tarih: | 2022 |
Sayfa Sayısı: | 190 |
ISBN: | 978-625-6398-31-3 |
URL: | https://www.soncagyayincilik.com.tr/urun/kelamda-mutesabihler-haberi-sifatlar-ekseninde-mukayeseli-bir-inceleme |