İslam düşüncesinin teşekkül dönemi olarak da isimlendirilen yaklaşık ilk üç yüz yıllık dönem İslam mezhepleri tarihi açısından büyük önem arz etmektedir. Söz konusu dönemde bir kısmı zamanla kaybolan ancak büyük bir kısmı varlığını günümüze kadar devam ettiren belli başlı düşünce ekollerinin temelleri atılmıştır. Mezheplerin henüz tam olarak teşekkülünü tamamlamadığı bu süreçte ekoller arasında bir takım etkileşimler olabildiği gibi önde gelen şahısların mezhebi aidiyetleri de tartışma konusu olabilmektedir. Mezheplerin ortaya çıkışı ve gelişim süreçlerinin daha sağlıklı olarak aydınlatılabilmesi açısından ilk döneme ait eserlerde mezhep mensuplarının kendileri hakkında verdikleri bilgiler kadar diğer mezhepler hakkında verdikleri bilgiler de büyük öneme sahiptir. Ebü’l-Kasım el-Belhi el-Kâ’bî’nin 319/931 yılında vefat ettiği dikkate alındığında onun eserleri de mezhepler tarihi açısından klasik kaynaklar arasında yer almaktadır. Kâ’bî’nin son dönemde ortaya çıkan ve tahkik edilerek neşredilen Makalat isimli eseri ilk dönem mezhepler tarihi açısından son derece kıymetli bilgileri ihtiva etmektedir. Bu eser Mu’tezili fikirlerin anlaşılmasının yanı sıra Zeydiyye açısından da önemlidir. Ebü’l-Kasım el-Belhi el-Kâ’bî’nin 319/931 yılında vefat ettiği dikkate alındığında onun eserleri de mezhepler tarihi açısından klasik kaynaklar arasında yer almaktadır. Kâ’bî’nin son dönemde ortaya çıkan ve tahkik edilerek neşredilen Makalat isimli eseri ilk dönem mezhepler tarihi açısından son derece kıymetli bilgileri ihtiva etmektedir. Bu eser Mu’tezili fikirlerin anlaşılmasının yanı sıra Zeydiyye açısından da önemlidir. Zeydiyye-Mu’tezile arasındaki ilişkinin itikadi boyutu ve tarihsel seyri her zaman tartışma konusu olmuştur. Fıkhi konulardaki görüşleri ile Hanefi mezhebine yakın olarak tasnif edilen Zeydiyye itikadi açıdan da her zaman Mu’tezile ile birlikte anılmaktadır. Zeydiyye’nin ortaya çıkışı itibariyle Mu’tezile’den etkilendiği iddiaları olsa da Zeydiyye’nin doğuşu itibariyle bağımsız bir mezhep olduğu ancak sonraki süreçte iki mezhep arasında etkileşim olduğu görülmektedir. Bu noktada erken dönem Mu’tezilî âlimlerinden olan Ebü’l-Kasım el-Kâ’bî’nin Zeydiyye konusundaki görüşlerinin hem Zeydiyye’nin daha sağlıklı anlaşılması hem de Zeydiyye-Mu’tezile ilişkisinin tarihi sürecini göstermesi açısından önemli olduğu kanaatindeyiz.
Yazar: | Nilüfer ÖZTÜRK KOCABIYIK – Tolgonay ADILCAN KIZI – Hatice TEBER |
Yayın: | Turkish Academic Research Review |
Cilt: | 7 |
Sayı: | 2 |
Sayfa: | 449 – 471 |
Tarih: | 2022 |
DOI: | 10.30622/tarr.1127529 |
ISSN: | 2602-2923 |
URL: | https://dergipark.org.tr/tr/pub/tarr/issue/70651/1127529 |