Ebû’l-Kāsım El-Belhî’ye Göre İlâhî Fiillerde Ahlâkîlik: Aslah

Bağdât Mu‘tezilesi’nden Ebû’l-Kāsım el-Belhî (ö. 319/931), nesnel ahlâk anlayışı ile literatürde dikkat çeken bir isimdir. Bilgi, insan eylemleri üzerindeki belirleyiciliği sebebi ile ahlâkla ilişkilidir. Onun bilgi teorisine dayandırdığı nesnel ahlâk anlayışı, Allah’ın fiilleriyle ilgili yaklaşımında da kendisini göstermektedir. Belhî’nin Allah tasavvuru ahlâkî vurgular taşımaktadır. Allah’ın, Âlim, Kâdir, Hâlik, Murîd, Hakîm, Âdil, Hayy, Muhsin, Sâni‘, Kâhir olarak nitelendirilmesi, tasavvur edilenin eylemleri üzerinden geliştirilmiş vasıflardır ve bu yönüyle ahlâkîlik içermektedir. Dolayısıyla Belhî’nin ahlâk tasavvurunu belirleyen kavramlardan biri de aslah’tır. Bu bağlamda, bu çalışmanın amacı Ebû’l-Kāsım el-Belhî’nin bilgi anlayışı temelinde onun aslah yaklaşımını ele almaktır. Belhî’nin aslah yaklaşımının nesnelliği ve onun bilgi anlayışıyla tutarlı olup olmadığı bu çalışmanın problematiğini oluşturmaktadır. Bağdât ve Basra Mu‘tezilesi, Allah’ın bütün fiillerinin salâh/aslah temelinde olduğu konusunda ortak bir kanaate sahiptir. Allah’ın âdâleti kapsamında ele aldıkları bu konu, Allah’ın âlim, hakîm, kâdir, rahîm ve cevâd olmasıyla ilişkilendirdikleri bir perspektif taşımaktadır. İki ekol arasındaki ihtilaf ise Allah’ın en iyi olanı (aslah) yapma zorunluluğu ve bu zorunluluğun kapsamı hakkındadır. Basralılar, Allah’a dînî alanda aslahı vacip görürken; Bağdâtlılar bu vucûbiyetin sınırlarını dînî ve dünyevî alanı kapsayacak şekilde geniş tutmuşlardır. Fakat iki ekolün âlimleri kendi içlerinde de farklı kanaatlere sahiptir. Belhî, aslah teorisinin geniş bir çerçevede ele alınması konusunda başat bir konuma sahiptir. Belhî, aslah fikrini, Allah’ın teklîfe muhatap kıldığı insana karşı, dînî ve dünyevî her alanda, en uygun/en doğru/en faydalı/en gerekli olanı yapma zorunluluğu olması bakımından ele almaktadır. Buna göre, Belhî düşüncesi açısından aslah olanın kapsamının yalnızca teklîfle sınırlandırılmadığı; kozmolojik, ontolojik, epistemolojik ve ahlâk alanlarıyla da ilişkili bir şekilde değerlendirildiği görülmektedir. Dolayısıyla öncelikle, çalışmada verilerin toplanması, bunun için de Belhî’ye ait ya da ondan aktarım yapan kaynakların taranması esas alınmıştır. Çalışma, Belhî’nin Kitâbu’l-Makālât ve meahû Uyûnu’l-Mesâil ve’lCevâbât isimli eseri temel alınarak sürdürülecektir. Çalışmanın elde edilen veriler ışığında ve analizlerle şekillenmesi amaçlanmıştır. Çalışmadan beklenen sonuç, Belhî’nin aslah anlayışının bilgi yaklaşımıyla tutarlı olup olmadığının ve ahlâkî değer taşıyıp taşımadığının ortaya konulmasıdır. Çünkü Belhî’nin aslah anlayışına göre, eşyanın hakîkati ve bunun bilinebilirliği, mevcûdun aslah olmasıyla ilişkilidir. Bu doğrultuda epistemik vurgularla temellendirilen aslah teorisinin Belhî’nin düşünce sisteminde ahlâkî bir değer taşıdığı görülmektedir.

Yazar:Zeynep Hümeyra Koç
Sempozyum Başlığı:Uluslararası Din Düşünce ve Ahlak Sempozyumu
Yer:Van
Yayıncı:Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi İlahiyat Fakültesi
Tarih: 5-7 Kasım 2021
Sayfa: 23
ISBN: 
URL:http://webportal.yyu.edu.tr/dindusunceahlak

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.