İsfahan okulunun kurucusu olarak kabul edilen Mîr Dâmâd (ö. 1040/1631), hem İran’da hem de Hint alt kıtasında felsefenin gelişimine ciddi katkıda bulunmuştur. Mir Dâmâd’ın temayüz ettiği ana meselelerden biri “hudûs-i dehrî” meselesidir. İşrâkî bir üslüpla Meşşâî felsefesini esas alarak Tanrı-âlem ilişkisine dair Meşşâîlerin görüşlerini geliştirerek yeni ve özgün bir açıklama modeli sunan hudûs-i dehrî teorisi, Mîr Dâmâd’ın yaşadığı dönemde ve sonrasında önemli bir etki yaratmıştır. Bu inceleme, ilk olarak Mîr Dâmâd’ın mezkûr teoriyi ortaya koyma nedenini ve sonrasında öne sürdüğü delilleri nasıl temellendirdiği çalışacaktır. Ondan sonra Hint alt kıtasının en önemli düşünürlerinden bir olarak kabul edilen Mollâ Mahmud Canpûrî’nin (ö. 1062/1652) hudûs-i dehrî teorisine yönelik eleştirileri, Hindistan’da felsefî eğitimin ana metinlerinden biri olan eş-Şemsü’l-Bâziğa adlı eseri çerçevesinde ortaya konulacaktır. Âlemin zamansal olarak hâdis olduğunu kabul eden kelâmcıların aksine filozoflar, âlemin zât bakımından hâdis olduğunu iddia etmektedir. Mîr Dâmâd, kelâmcıların iddialarını redederek Meşşâilerin görüşüne her ne kadar daha yakın olsa da “hudûs-i zâtî” teorilerini kabul etmemekle birlikte âlemin ademle öncelendiği ve sermediyetin Allah’a münhasır olduğu düşüncesinde ısrar etmiştir. Bu nedenle filozofların “hudûs-i zâtî” teorisini geliştirerek sudûr teorisi ile kelâmcıların hudûs teorileri zaman, dehr ve sermed kavramları etrafında alımlayarak yeni bir sentez oluşturmaktadır. Âlemin nisbî bir yoklukla öncelendiğini iddia eden bu tez, bilkuvveden bilfiile dehrî bir hudûs ile geçildiğini savunmaktadır. Zira ma’kulatın (akledilirler) yeri olan dehr, sabit olanın değişene nisbeti anlamına gelmektedir. Canpûrî, Mîr Dâmâd’ın dehr anlayışına itiraz ederek birçok yönden hudûs-i dehrînin kabul edilemeyeceğini ve öncelik ile sonralık mefhumlarının zaman olmaksızın tasavvur edilemeyeceğini ispatlamaya çalışmaktadır.
Yazar: | Münzir ŞEYHHASAN |
Yayın: | İslam Tetkikleri Dergisi |
Cilt: | 12 |
Sayı: | 2 |
Sayfa: | 805 – 825 |
Tarih: | 2022 |
DOI: | 10.26650/iuitd.2022.1116520 |
ISSN: | 2717-6967 |
URL: | https://dergipark.org.tr/tr/pub/iuislamtd/issue/73064/1116520 |