Le Mıracle Dans L’ıslam Comme Preuve De La Mıssıon Prophetıque

Bu makalede, tanımı, imkanı, peygamberliği ispattaki yeri ve önemi bakımından mucize meselesi ele alınmaktadır. Ayrıca, Hz. Muhammed’in Kur’an mucizesi özel olarak işlenmektedir. Tüm bu konulara, değişik zamanlarda ve farklı açılardan yapılan itirazlar ve onlara verilen cevaplar şeklinde yer verilmektedir. Mucizeler hakkında yapılan itirazları şu şekilde özetlemek mümkündür: Beşer olan peygamberlerin olağanüstü şeyler göstermeleri imkansızdır. Aslında mucize insan aklının kabul etmeyeceği bir şeydir, dolayısıyla peygamberliği ispat edemez. Üstelik mucizenin sihir benzeri hadiselerden farkı yoktur. Farklı ilaç vb. etkilerle birçok olağanüstü hadise göstermek mümkündür. Şu da var ki, mucize denen şeyler nadiren değil de sıklıkla gerçekleşselerdi onlara mucize denmeyecekti. Herkes Kur’an’ın bir benzerini ortaya koyabilir. Yaptıkları savaşlar Arapların Kur’an’ın benzerini yapmalarını engellemiştir. Bu itirazlara verilen cevaplar ise özetle şöyledir: Peygamberlerin iddialarıyla kitapları ve mucizeleri uyum halindedir. Birbirleri ile çelişmez. Mucizeler peygamberlerin elinde cereyan etseler de, Allah’ın yaratması ile meydana gelmişlerdir. Üstelik gizlice değil çok sayıda insanın tanıklığı ile cereyan etmişlerdir. Kur’an Hz. Muhammed’in en büyük mucizesidir. Bizzat Kur’an ayetleri onun bir insan eseri olduğu iddialarına karşı meydan okumaktadır. Allah her peygamberi çağın en yaygın ve en çok gelişmiş konularına dair mucizelerle desteklemiştir. Mükemmel söz dizimi, üslup bütünlüğü, geçmiş ve gelecekten haber vermesi ve geleceğe dair haberlerin gerçeğe dönüşmesi Kur’an’ın Allah’tan bir vahiy olduğunu ispat etmektedir

Yazar:Mustafa Can
Yayın:Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi
Cilt:18
Sayı:2
Sayfa:909 – 939
Tarih:2021
DOI:10.33437/ksusbd.972149
ISSN:2149-2786
URL:https://dergipark.org.tr/tr/pub/ksusbd/issue/64666/972149