Evrenin bilinçli bir fail tarafından tasarlanıp yaratıldığı fikrinin yüzleşmek durumunda olduğu meydan okumalardan biri irade ve özgürlük sorunsalıdır. Problem, insan açısından sorumluluk ile özgürlük arasındaki irtibatın kurulmasına, yaratıcı açısından ise ilahî tasarımda insanın iradeli tercih ve eylemlerine alan açılmasına dair alt tartışmaları içermektedir. Bir taraftan ilahî bilgiye ilahî iradenin ve kudretin eşlik etmesi, diğer taraftan insanın, kendi iradesiyle meydana gelmeyen varlık alanını mesken tutup tercih ve eylemleriyle inşa ettiği bir alan yaratması dikkate alındığında mesele daha da derinleşmektedir. Bu bağlamda bir başlangıcı ve sonu olan bireysel yaşamın farklı imkan ve şartlarla çerçevelenen bir ön-belirlenimi yedeğinde taşımasının tercihe bağlı iradeli eylemlerle oluşturduğu bileşkenin yarattığı durum, kulun fiilleriyle ilgili farklı yaklaşımlara zemin hazırlamıştır. Bazılarına göre hem tekvinî düzlemde hem de insanî iradeyle şekillenen alanda gerekçesiz ilahî tercihin mutlak kudretle işlevsellik kazanması söz konusu iken, bazılarına göre insan, yaratıcının onda yarattığı kudretle kendi eylemlerine varlık vermektedir. İnsanın kendisi, kabiliyet ve melekeleri de dahil olmak üzere bütün varlık alanını ilahî isimlerin mazharı olarak görenlerin yanında, bunun tek başına yeterli olmadığını, eşyanın istidadının da analize dahil edilmesi gerektiğini düşünenler mevcuttur. Elinizdeki çalışma Sadreddînzâde Fethullah Şirvânî’nin (ö. 1076/1666) özellikle istidadın tahlile dahil edilmesi gerektiğine dair yaklaşıma odaklanan risalesinin tenkitli neşrini ve değerlendirmesini içermektedir.
Yazar: | Murat KAŞ |
Yayın: | Tahkik İslami İlimler Araştırma ve Neşir Dergisi |
Cilt: | 5 |
Sayı: | 1 |
Sayfa: | 125 – 157 |
Tarih: | 2022 |
DOI: | 10.5281/zenodo.6768539 |
ISSN: | 2459-1815 |
URL: | https://dergipark.org.tr/tr/pub/tahkik/issue/67763/1009581 |