Rızâeddin Fahreddin, İbn Teymiyye kitabında İdil-Ural alimleri arasında İbn Teymiyye’den ilk bahsedenin Mercânî olup olmadığını tartışmaya açtı.. O, Rusya Müslümanları arasında 1910’dan önce İbn Teymiyye’nin adının, eserlerinin ve görüşlerinin başkalarının kitapları üzerinden bilindiğini ileri sürdü. Onun böyle bir iddiayı ileri sürmesinin sebebi Mercânî’nin Şerhu’l-Akâid el-Adûdiyye haşiyesinin bir müsvedde nüshasındaki notta, İbn Teymiyye’nin “Hanbelilerin ileri gelenlerinden” ve “Hadis taraftarı olduğu”, “Allah’a cihet ve mekân isnat ve ispatı ettiği”, “arşın lafzî anlamda mekan olduğu”, “kainâtın bütün eczâsıyla hâdis (sonradan yaratılmış) olduğunu söyleyememiş olduğu” ve “münferit eşhâsın hudûsuyla iktifâ etmiş olduğu” şeklindeki bilgiler yer almaktaydı. O, Mercânî’nin bu ifadelerinin kaynaklarını aydınlatmak için büyük bir çaba sarf etmiştir. fakat meseleyi muallakta bırakmıştır. Biz bu makalemizde, Rızâeddin Fahreddin’in muallakta bıraktığı “Rusya müslümanları arasında İbn Teymiyye ve eserlerine ilgi duyan ve onlardan bahseden ilk kişinin Mercânî olup olmadığı” meselesini, Mercânî İbn Teymiyye etkileşimini ve İbn Teymiyye’den aktarılan “alemin nevi ile kadim olduğu” fikrini, Mercânî’nin Vefiyye’si, İbn Teymiyye’nin eserleri, ona yazılan reddiyelerden hareketle karşılaştırmalı bir şekilde analiz edeceğiz ve muallakta bırakılan bu meselenin aydınlatılmasına katkıda bulunacağız.
Yazar: | Sönmez KUTLU |
Yayın: | e-Makalat Mezhep Araştırmaları Dergisi |
Cilt: | 14 |
Sayı: | 2 |
Sayfa: | 624 – 661 |
Tarih: | 2021 |
DOI: | 10.18403/emakalat.1031282 |
ISSN: | 1309-5803 |
URL: | http://www.emakalat.com/tr/pub/issue/67230/1031282 |