Allah’ın tek ve bir olduğunu ifade eden tevhid inancı, bütün dinlerin özellikle de semâvî dinlerin temelini oluşturan bir inanç olmuştur. İslam dini son semâvî din olması sebebiyle tevhid’e ayrı bir önem atfetmiştir. Bu sebeple İslam’ın kutsal kitabı Kur’an-ı Kerim, bütün unsurlarıyla birlikte adeta tevhid akidesi ile örülü durumdadır. Bu noktada Kur’an’ın ayet ve sureleri incelendiğinde, onların çatı kavram diyebileceğimiz tevhid kavramına temas eden önemli bir yönüyle karşılaşılmaktadır. Ancak İslam dininin öğretileri ile o öğretilerin yorumları, Hz. Peygamber’in vefatından itibaren günümüze tek bir kanaldan ulaşmamıştır. Tarihi süreç içerisinde farklı anlayış ve yorumlar ile değişerek ve dönüşerek günümüze gelmiştir. Bu noktada İslam’ın en dikkat çeken ve en çok taraftar bulan iki yorumu, Sünnîlik ve Şiîlik’tir. Biz bu araştırmada İslam’ın Şiîlik kolunun mutedil ve aşırı fırkaları ile birlikte tevhidi nasıl algıladıklarını ve yorumladıklarını incelemeye çalışacağız. Çalışmamızda tevhidin, sadece Şia içerisinde değil Sünnîlik’te de tam olarak nerede durduğuna dair bir fikre sahip olacağımızı düşünüyoruz. Tevhid özü itibariyle birliği ifade etmekle birlikte, mezhepler içerisindeki birbirinden farklı, bazen de birbirine zıt anlayışların nereden kaynaklandığını ve bunların sebepleri anlaşılmaya çalışılacaktır. Araştırmamız, giriş ve iki ana bölümden oluşmaktadır. Giriş bölümünde tevhid kavramının kapsamı ve sınırları tespit edilmeye, ardından İslam öncesi dinlerde ve uzak doğu dinlerinde ne ifade ettiği anlaşılmaya çalışılmıştır. İslam düşüncesi içerisinde kelamcılar, sûfîler ve İslam filozoflarının tevhide bakışları ele alınmıştır. Şia mezhebi kendi içerisinde mutedil ve aşırı olmak üzere iki ana gruba ayrılmış, bu gruplar da yine kendi içerisinde bazen belli bir şahıs, bazen de belli bir fikir etrafında çeşitli fırkalara ayrılmışlardır. Araştırmamızın esas bölümünü oluşturan ilk bölümde Şiîliğin İmâmiyye ve Zeydiyye gibi mutedil fırkalarının tevhid anlayışları ele alınmıştır. İkinci bölümde ise öncelikle aşırılık kavramı ve fırkaların bu kavramla isimlendirilme nedenleri incelenmiştir. Ardından İsmâilîlik, Dürzîlik, Nusayrîlik ve Karmatîlik ile diğer aşırı Şiî fırkaların tevhid açısından nerede konumlandıkları ele alınmıştır.
Yazar: | ZAFER KOÇ |
Tür: | Yüksek Lisans |
Üniversite: | Ondokuz Mayıs Üniversitesi |
Danışman: | PROF. DR. HARUN YILDIZ |
Yayın Yeri: | Samsun |
Tarih: | 2022 |
Sayfa: | 148 |
URL: | https://tez.yok.gov.tr |