Kelâm

İmam Mâtürîdî’nin Nübüvvet İnkârcılarına Verdiği Cevapların Kitâbü’t-Tevhîd Özelinde İncelenmesi

Ebû Mansûr el-Mâtürîdî (öl. 333/944), kelâmî görüşleri ve kullandığı kelâm metoduyla Hanefî–Mâtürîdî gelenek içerisinde öncü sayılmıştır. O, kendi döneminde öne çıkan inançla ilgili konuları kendi perspektifinden değerlendirmiş ve yazıya geçirmiş, bu durum takipçileri için referans alabilecekleri temel metinlerin ortaya çıkmasına yol açmıştır. Bizler de bu tebliğimizde Mâtürîdî’nin nübüvvet konusuna dair yaklaşımlarını Kitâbü’t-Tevhîd eseri özelinde irdelemeye…

İslam Kelâmında Nübüvvetin Gerekliliğinin Temellendirilmesi

Müslümanların farklı din ve düşüncelerle karşılaşmaları, Müslüman alimlerin nübüvveti gündemlerine almalarının en başta gelen nedenidir. İslam düşüncesinin yüz yüze kaldığı iç ve dış etkenler nübüvvetin akli ve nakli yönden temellendirmesine ve ona yönelik itirazlara karşı savunma refleksi geliştirilmesine imkân da sağlamıştır. Kelâmcılar, Sümeniyye/Berâhime ile özdeşleşen insani tecrübenin nübüvvet birikimini anlamsız ve gereksiz kıldığına dair düşüncesine;…

Larry Laudan’ın Araştırma Geleneklerinin Yöntembilimi Görüşü Ekseninde Kelâm İlminin Bilimsel Yapısı

Ne tür bilişsel eylemlerin “bilim” sayılacağı, doğru bilimsel yöntemin ne olduğu ve bilimsel bir geleneğin hangi temel ilkeler üzerinde oluştuğu gibi sorular, bilim felsefesi bağlamında tartışılan temel problemler arsında yer alır. Amerikalı filozof Larry Laudan bilimsel yapıların, deneysel ve kavramsal problemleri çözen araştırma gelenekleri oldukları görüşüyle bu tartışmalara katkıda bulunmuştur. Bu sunum, kelâm ilminin, Laudan’ın…

Seyfeddin el-Âmidî’de Yaratmaya İlişkin Kadîm Sıfatların İspatı

Seyfeddin el-Âmidî (ö. 631/1233) 7./13. yüzyıl Eş‘arî mütekellimlerindendir. Kendisi Fahreddîn er-Râzî ekolünden sayılmakla beraber Râzî’nin görüşlerine ciddi eleştiriler getirmiştir. Onun bu kapsamda özgün fikirler ortaya koyduğu ileri sürülmüştür. Bu tebliğde Âmidî’nin yaratmaya ilişkin sıfatları nasıl ispat ettiği ele alınacak ve onun bu konudaki görüşlerinin özgünlüğü irdelenecektir. Felsefi kelâm döneminin öne çıkan isimlerinden Âmidî’nin bu konuda…

Kemâleddin İbnü’l-Hümâm’a Göre Peygamberliğin Gerekliliği

İnsanlığın peygamberlere ihtiyacı ve peygamber göndermenin gerekliliği İslam düşüncesinde üzerinde en çok durulan konulardan biridir. Nübüvvetin gerekliliği konusu, birey ya da toplumun vahiy ve peygambere ihtiyaç duyup duymadığı, ihtiyaç duyuyorsa bunun hangi alanlarda olduğu tartışmasını içermektedir. Allah’ı bulmak için peygamber gerekli midir? Allah’ın peygamber gönderme zorunluluğu var mıdır? Akıl kendi başına, peygamberlerin getirdiği dinî ve…

Ebü’l-Muîn en-Nesefî ile Ebû İshak es-Saffâr’ın İmanın Mahlukiyeti Hakkındaki Görüşlerinin Değerlendirilmesi

Bu çalışmada, imanın yaratılıp yaratılmadığı tartışmasına dair Ebü’l-Muîn en-Nesefî (öl. 508/1115) ile Ebû İshak es-Saffâr’ın (öl. 534/1139) görüşleri konu edilmiştir. Bu kapsamda öncelikle imanın mahlukiyeti tartışmasının kelâm tarihindeki yeri ele alınmış, özelikle de Ehl-i hadîs anlayışı ile Eş’arî ve Mâtürîdî âlimlerinin konuya yaklaşımları ortaya konulmuştur. Sonrasında Nesefî ve Saffâr’ın imanın mahlukiyetiyle ilgili ortaya konulan çok…

Ebû İshâk es-Saffâr’ın Haberî Sıfatlara Yaklaşımı

Bu tebliğde 5./11. ve 6./12. yüzyıl Batı Karahanlılar dönemi Hanefi-Mâtürîdî âlimlerinden biri olan Ebû İshâk es-Saffâr’ın kelâm tarihinde önemli görüş ayrılıkları bulunan haberî sıfatlar konusuna yaklaşımı ele alınmaktadır. Hanefî-Mâtürîdî geleneğin önemli bir temsilcisi olan Saffâr’ın haberî sıfatlar konusuna yaklaşımını, bu konuda ortaya koyduğu özgün örnekleri ve muarızlarına karşı itirazlarını kendi eserlerinden doğru olarak belirlemek, değerlendirmek…

Mâtürîdî’nin Meleklerin Varlığına Dair Görüşlerinin Değerlendirilmesi

Kelâm literatüründe varlıklar, varlığının başlangıcı olmayan kadîm ve sonradan meydana gelen hâdis olmak üzere ikiye ayrılır. Kadîm; yaratılma, sonradan olma, doğma gibi özelliklere sahip olmayan Allah’ın kendisidir. Hâdis ise Allah’ın dışında her şeydir. Hâdis varlıklar latîf ve kesîf olmak üzere iki kısımda incelenir. İçinde yaşadığımız âlemi oluşturan kesîf varlıklar canlı-cansız, cansızlar da sıvı-katı şeklinde alt…

Ebû Hanîfe’nin İtikadî Mirası: Osmanlı Döneminde el-Fıkhu’l-ekber Üzerine Yapılan Çalışmalara Dair Mülahazalar

Ebu Hanife’ye (öl. 150/767) nispet edilen ve oğlu Hammâd kanalıyla rivayet edilen el-Fıkhu’l-ekber isimli akaid risalesi özellikle Osmanlı döneminde ciddi bir teveccüh görmüş, pek çok Osmanlı âlimi tarafından eser üzerine şerh, tercüme ve manzume türü çalışmalar yapılmış, hatta kimi şerhler de hususi çalışma konusu edilmiştir. Ayrıca risalede ele alınan bazı konuları daha derinlemesini incelemek ve…