Üç kardeş (İhve-i Selâse) meselesi, teodise için ciddi bir sorun teşkil etmekte olup Eş‘arî müellifler, Mu‘tezile’nin görüşünü çürütmek için sıklıkla bu meseleye atıfta bulunmuşlardır. Bu atıf hem Mu‘tezile’nin aslah doktrinini hem de ilâhî adalet hususundaki umumî vurgusunu hedef alır. Bu yazıda Eş‘ariye’nin ve Mu‘tezile’nin klasik dönem görüşleri birlikte değerlendirilmektedir. Aynı zamanda, üç kardeş meselesinde sorunun tam nereden kaynaklandığını göstermek amacıyla, ahlakî çıkmazları çözmek için sıklıkla kullanılan felsefî bir vasıta olarak, çift etki prensibi analiz edilmektedir. Bundan sonra, meseleyi çözebilecek etik bir temel hazırlamak gayesiyle ahlakî tekçilik ve çoğulculuk tartışması yapılmaktadır. Neticede Eş‘arî ve Mu‘tezilî çözümlerin aksine, Mâturîdî kelamındaki va‘d ve vaîd ile ilâhî hikmet anlayışlarından esinlenilen üçüncü bir cevap tespit edilip savunulmaktadır. Burada ilâhî lütuf ile liyakat arasında bir münasebet olduğunu ve ilâhî adaletin eşitliğe tâbi olduğunu gösteriyoruz. Bu şekilde, her kardeşin nihaî konumu ilâhî adalet ve lütufla açıklanmakta ve meselede temsil edilen probleme en başarılı gibi görünen cevap sunulmaktadır.
Yazar: | Kayhan ÖZAYKAL |
Yayın: | Din ve Felsefe Araştırmaları |
Cilt: | 4 |
Sayı: | 8 |
Sayfa: | 158 – 188 |
Tarih: | 2021 |
DOI: | |
ISSN: | 2667-6583 |
URL: | https://dergipark.org.tr/tr/pub/udfad/issue/67354/964858 |