Zemahşerî’nin Nübüvvet Anlayışı
Peygamberliğe iman, bütün semavî dinlerin ortak iman esaslarından biri olup İslam kelâmının üzerine inşâ edildiği üç asıldan birisidir. Bu asıl, İslam inanç esaslarını savunma ve ispat etme görevlerini üstlenen Kelâm ilmi ile uğraşan bütün bilginlerin üzerinde konuştuğu ve eserlerinde yer verdiği bir konu olmuştur. İslam düşünce tarihinin erken devirlerinde detaylı bir şekilde ele alınmayan bu…
Niyet Felsefesi İnsan Fiillerinde Sorumluluğun Doğuş Aşaması
İslam düşünce geleneğinin üzerinde en çok durulan başlıklarından biri de hiç şüphesiz “kader meselesi”dir. Salih Aydın’ın elinizde tuttuğunuz bu çalışması bir yandan oldukça netameli bir konu olan kader, irade, özgürlük meselelerine bir yandan da bütün bunlara cevaplar veren çeşitli ekoller boyunca okuru geniş oylumlu bir düşünsel tartışmaya davet ediyor. Küllî irade-cüzî irade meselesinin “niyet” üzerinden…
Kelami Perspektiften Vahiy Peygamberi
Tüm peygamberlerin gönderiliş gayesi, insanın kendisini, çevresini, hayatı, varlığı ve Allah’ı doğru anlamayı sağlamaktır. Bu sebepten peygamberler, anlamın kaybolduğu, ortalığı yanlış anlamanın kapladığı bir süreçte göreve getirilmişlerdir. Peygamberler; kendini, çevresini, hayatını ve Rabbini yanlış anlayan, bunun neticesinde de hayatının anlamını kaybeden insanlara doğruyu ve doğru anlamanın kalıcı yöntemini her daim hayatın içinde kalmak suretiyle göstermişlerdir….
Mısır’da Mâtürîdîlik Mezhebinin Etkisi -Ebû Hayyân Örneği-
1256 yılında Gırnâta’ya bağlı bir kasabada doğan Ebû Hayyân, Arap Dili ve tefsir alanlarında öne çıkmış velud bir âlimdir. el-Bahrü’l-Muhît adlı tefsiri, tefsir tarihinde iz bırakmış önemli bir müfessirdir. 24 seneye yakın Endülüs bölgesinde kalmış, 1280 yılında Mısır’a hicret etmiştir. 1236’da Kurtuba’nın, 1258’de ise Bağdat’ın düşmesi İslam dünyasını derinden etkilemiş, İslam dünyasının kurtarıcısı, istikrar ve…
İslam’da Bilgi Kaynakları ve Ekollerin Oluşumuna Etkisi
İslam’da bilgi, bilginin kaynakları ve o kaynaklardan elde edilen sonuçlar, tartışılan temel konular arasındadır. Asırlarca devam eden ve bugün de varlığını sürdüren ekollerin içindeki ihtilafların kökenine inmek, onların dinî, siyasî ve fıkhî mahiyetlerini tanımak için beslendikleri bilgi kaynaklarını bilmek gerekir. Zira bu oluşumların her biri, birer güç odağı ve cazibe merkezi olarak var olmuş ve…