Fıkıh usûlü kelâm ilişkisi bağlamında hicrî 4. asır Bağdat usûlcülerinin umum lafızlarla ilgili yaklaşımlarının tahlili
Cessâs, Bâkıllânî ve Kādî Abdülcebbâr, ömürlerinin ilmî bakımdan en verimli dönemlerini hicrî 4. asırda Bağdat şehrinde geçirmişlerdir. İmam Şâfiî istisna edilirse günümüze ulaşan en eski fıkıh usûlü eserleri sözü geçen bu alimlere aittir ve her biri neredeyse fıkıh usûlü ilminin bütün konularını ayrıntılı bir şekilde içeren hacimli eserler vermişlerdir. İlaveten bu üç âlim konuları fıkıh…
İlahî teklife muhatap olan insan
İnsanın bu dünyadaki varlık sebebini bulması hayatı kadar değerlidir. İnsan başıboş değildir. O bu dünyada vazife sahibi bir yolcu gibidir. İlahî teklifler yoluyla maddî ve manevî hayatını yaratılışına uygun şekilde inşa etmesi için yönlendirilmiştir. Teklif meselesi birey olarak insanı, varlıksal açıdan insanlığı kuşatan çok büyük bir öneme sahiptir. İslam âlimleri insanı her şeyden önce sorumlu…
Muhammed b. Abdullah celizâde ve kelami görüşleri
Bu çalışma Muhammed b. Abdullah Celîzâde’nin kelam görüşlerini konu edinmektedir. Celîzâde ilim ortamlarında ve özellikle de son dönem kelam fırkalarında açıklamaları, yorumları ve eleştirileriyle meşhur olan alimlerden birisidir. O, İlkeleri ve İslami değerleri korumakla birlikte büyücülüğü reddederek ülkelerin gelişmesini çağdaşlaşma ve modern ilimler ve çağdaş yapılardan faydalanmayı amaçlayan modernleşme akımının yöntemini izleyen bir alimdir. Bu…
Kâdî Abdülcebbâr’ın nazar savunusu
“Kâdî Abdülcebbâr’ın Nazar Savunusu” isimli bu tez, istidlâli bilginin temelini oluşturan nazar yönteminin Kâdî Abdülcebbâr’ın bilgi anlayışında nasıl konumlandığını tartışmaktadır. Araştırmanın birinci bölümünde bilgi ve nazar konusu hakkında kısa bir bilgilendirilmede bulunulmuş, bu minvalde nazarın ihtiva ettiği özellikler, yapılan bilgi tanımları ve bu bilgilerin tasnif edilme şekilleri açıklanmaya çalışılmıştır. Ayrıca nazara alternatif olarak gösterilen bilgi…
Bedreddin Aynî’nin Umdetü’l-Kārî fî Şerḥi Saḥîḥi’l-Buḫârî adlı eserinde haberî sıfatlarla ilgili görüşleri
Kur’an-ı Kerim ve nebevi sünnet, ilahi kemalata uygun bir biçimde aklın anlayacağı şekilde Allah’u tealanın sıfatlarına dair haberde bulunur. Allah’u teala hakkında, hayat, kudret irade, ilim, kelam, sem’, basar ve zatı mukaddese layık, uygun ve kemalatına ters düşmeyecek diğer başka sıfatlar da sabit olmuştur. Kur’an-ı Kerim de Allah’ı yarattıklarına benzediği vehmini uyandıran sıfatlar varid olmuştur,…
Seyyid Şerif el-Cürcânî’nin nübüvvet anlayışı
Seyyid Şerif el-Cürcânî, hicrî sekizinci asrın ikinci yarısı ile dokuzuncu asrın başlarında yaşamış olan Eş’arî kelâm ekolünün önemli şahsiyetlerinden birisidir. Bu doğrultuda Cürcânî’nin nübüvvet anlayışını ele alan bu araştırma giriş, üç bölüm ve sonuçtan oluşmaktadır. Giriş bölümünde araştırmanın konusu, önemi, amacı, yöntem ve kaynakları hakkında bilgi verilmiştir. Birinci bölümde; peygamberlikle ilgili, nebî ve resûl kavramları,…
Eş’arilikte iman amel ilişkisi
Yazar: FETHİ DEMİR Tür: Doktora Üniversite: Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Danışman: PROF. DR. VECHİ SÖNMEZ Yayın Yeri: Van Tarih: 2021 Sayfa: 176 URL: https://tez.yok.gov.tr
İlk Dönem imanın mâhiyeti tartışmaları (Zeyd b. Ali- Ebû Hanife ve Kâsım b. Sellâm özelinde)
İman, İslâm düşüncesinde en önemli kavramların başında gelmektedir. Din, iman ile başlamakta ve onunla birlikte anlam kazanmaktadır. İman kavramının önemine binaen imanın ne olduğu münakaşalarını ilk dönemlerden itibaren görülmüştür. Mâhiyeti itibarıyla somut ve evrensel bir karşılığı bulunmaması ona farklı anlamlar yüklenilmesini kaçınılmaz kılmaktadır. İlk dönemlerde iman kavramına yüklenen anlamlar Kitâbu’l-İman başlığı altında neşr edilmiştir. Bu…