Tezler

Kelam literatüründe meûnet kavramı ve imkânına dair tartışmalar

Harikulade kavramı, alışılmışın dışında tabiattaki işleyişi belirli zamanlarda bozan tabiatüstü olaylar ve âdet dışı hadiseler için kullanılan bir terimdir. Kelam literatüründe harikulade hadiseler nübüvvet başlığı altında ele alınmaktadır. Kelam düşünürleri harikulade olayların varlığını kabul etmekle birlikte kapsamı hakkında farklı görüşler ileri sürerler. Mutezilî düşüncede harikulade olaylar mucize ile sınırlı tutulmakta, diğer olağanüstü olaylar kabul edilmemektedir….

Fahreddin er-Râzî’nin imamet anlayışı

Hilafet/İmâmet tartışmaları, Hz. Peygamber’in vefatından sonra İslam toplumunda görülen ilk ihtilaftır. Devlet başkanının kim olacağı ile ilgili Kur’ân ve Sünnet’te açık bir nassın bulunmayışı, çözümün ümmete bırakıldığı şeklinde yorumlanmış ve sahabi bu sorunu kendi içtihadına göre çözmüştür. Her ne kadar İslam toplumunda yaşanan ilk kriz bu şekilde çözülse de bu konuda kesin kuralların olmayışı ve…

Abdullâh el-Herarî’nin ulûhiyet ve nübüvvet anlayışı

Bu çalışmada günümüze yakın bir zamanda yaşamış çok yönlü bir müellif olan Abdullâh el-Herarî’nin kaleme aldığı eserlerinden hareketle ulûhiyet ve nübüvvet anlayışı ortaya konulmuştur. Giriş bölümünde tezin konusu, önemi, amacı ve tezde izlenen yöntem ve kullanılan kaynaklar belirtilmiştir. Üç bölümden oluşan tezin ilk bölümünde müellifin hayatı, eserleri ve ilmî kişiliği anlatılmıştır. İkinci bölümde Abdullâh el-Herarî’nin…

İhvân-ı Safâ risalelerinde islam mezhepleri

Bu çalışma IV./X. yüzyılda, Abbasîlerin son zamanlarında Basra’da toplumsal kamplaşmaların ortasında beliren İhvân-ı Safâ topluluğunun kaleme aldığı Risaleler’i, İslam Mezhepleri Tarihi açısından değerlendirmeye odaklanmıştır. Kendilerini İhvân-ı Safâ ve Hullân-ı Vefâ Ehl-i Adl ve Ebnâ-i Hamd olarak isimlendiren bu gizli topluluk, dört bölüm olarak sınıflandırdıkları 52 risale ve Risâletü’l-Câmia’dan oluşan eserlerinde mezheplere dair görüşlerini konulara mezcetmişlerdir….

Sırrı Giridî’nin Nakdu’l-Kelam adlı eseri ve Kelâm ilmindeki yeri

Sırrı Giridî, Osmanlı Devleti’nde çeşitli görevler yapmış bir devlet adamıdır. Bu görevlerinin yanı sıra Kelâm, Tefsir, Mantık, Edebiyat ve Mezhepler Tarihi gibi farklı alanlarda kitaplar yazmış bir âlimdir. Kelâm alanında yazdığı Nakdü’l-Kelâm adlı eseri Şerh-i Akaid tercümesinden bazı kısaltma ve alıntı yapmakla kısmen tercüme kısmen telif şeklinde düzenlediği eseridir. Eserinde Ehl-i Sünnet’in görüşlerini ifade edip…

Erken dönem Mâtürîdiyye kelâmında hüsün-kubuh meselesi: Ebü’l-Yüsr el-Pezdevî örneği

Hüsün-kubuh meselesi Allah’ın insan ve âlemle olan ilişkisini ortaya koyan kelâmın en temel meselelerinden birisidir. Erken dönem Matürîdî kelâm âlimlerinden birisi olan Ebü’l Yüsr el-Pezdevî örnekliğinde yaptığımız bu çalışma, onun hüsün-kubuh anlayışını ortaya koymayı hedeflemektedir. Zira hüsün-kubuh meselesi, iyi ve kötünün âlemde bizâtihi bulunup bulunmamadığını ve âhirette sevâbı veyahut dünyada yergiyi âhirette ise cezayı hak…

Hüseyin Atay’ın içtihat anlayışı

Modern ile gelenekçi düşünceyi bünyesinde barındırıp, tefekkür perspektifinden hareket ederek, İslam düşüncesinin evrimleşmesinde en büyük katkı sahibi olan Atay, içtihatı müdafaa ettiğini kitaplarında açık bir şekilde görmemiz mümkündür. Geleneksel kültürün hakim olduğu irrasyonel karaktere sahip, düşünceyi eleştirerek akıl ve rasyoneliteyi öne çıkarmak suretiyle kendi sistemini inşa etmiştir. Fıkıh ilminin problemlerine içtihatıyla berrak cevaplar vererek, yeni…

Kelâmi bir problem olarak elem ve haz

Nitekim dünya âleminde varlığını inkâr edemediğimiz kadar iyilik ve kötülük vardır ve bunların sonuca yansıması elem ve hazdır. İslam Kelâmı açısından bu durum hayır ve şer kavramları ile alakalıdır. Bu bağlamda hayır ve şerrin yani elem ve hazzın kaynağının tespiti, insan fiilleriyle irtibatlandırılması ve Tanrı-insan ilişkisinin de açıklanması gerekmektedir. Kelam ekolleri elem ve haz kavramına…

İmam Mâtüridî’nin kelam sisteminde ölüm ve ölüm sonrası hayat

Tarih boyunca ölüm, ölümsüzlük, yeniden diriliş ve ölümden sonraki hayat kavramları gerek felsefeciler gerekse İslam âlimleri tarafından ayrıntılı bir şekilde tartışılmıştır. Konunun önemi insan hayatındaki etkisinden ileri gelmektedir. Çünkü bu kavramlara ait ortaya konan fikirler ya da oluşan inançlar üzerine hayatın inşa edilmesi insanın mutluluğunu doğrudan etkilemektedir. İnsan, bu dünyada ölümün mutlaka gerçekleşeceğine ve öldükten…

İslam mezhepleri’ndeki hurûfî öğeler ve Hurufiliğin Anadolu’da yayılması

İnsanların gündelik hayatlarını kolaylaştırmak için sesleri birer sembolle ifade etmeleri harfleri, somut olan varlığı soyut ifade etmek de sayıları ortaya çıkarmıştır. Başta her harf bir sayıyı temsil etmekteydi. İhtiyaçtan ortaya çıkan bu harf – sayı eşleştirmesi, harf ve sayılara yüklenen manalardan dolayı zamanla boyut değiştirmiştir. Eski kültür ve medeniyetler incelendiğinde farklı kültürlerin kullandığı sayı ve…